Mevlana 公開
[search 0]
もっと
Download the App!
show episodes
 
Loading …
show series
 
29 Mayıs’da Sultan Menmed Han, sabah namazındansonra güneş yükselince iki rek’at namaz kılarak kılıcınıkuşanıp ata bindi ve askerlerine; “Şimdi parlak bir cihâdiçin birbirinizi teşvik ediniz, zafer için üç şart esastır. Niyetinizi hâlis edip, emirlere itaat ediniz. Yâni tam bir sükûnetve intizâm ile verilen emirleri eksiksiz icra edip, yaptırınız, …
  continue reading
 
Türk-İslâm târihinde çok önemli bir yer tutan İstanbul’un fethi, İslâmiyet’le birlikte ortaya çıkan mukaddes bir ideâl, yücebir gâyedir. Bu ulvî gâye uğruna önce Arablar, sonra da Türklerİstanbul surları önünde seve seve can verdiler.İstanbul, 1453 senesine kadar çeşitli millet, devlet ve topluluklar tarafından birçok defa muhasara edildi. Peygambe…
  continue reading
 
Hz. Osman (r.a.)’in hayatını inceleyen kimse görecektirki, onun yönetimdeki siyaseti yumuşaklık ve öğüt vermekistikâmetindeydi. Hz. Ömer ve Hz. Ebû Bekir (r.a.e.) döneminde olduğu gibi keskinlik, kesin tavır ve korkutma siyaseti gütmüyordu.Onun bu siyasetinin belirtilerini halife seçildikten sonra yaptığı şu konuşmada görmek mümkündür: “Sizler yoko…
  continue reading
 
Güvenilir râvilerin birbirinden nakledegeldikleri Resûl-iEkrem (s.a.v.)’in sohbetleri, konuşmaları, hitâbeleri,duâları, kendisine sorulan sorulara verdiği cevapları,yaptığı antlaşmalarda kullandığı ifâdeleri bir başkasıylakıyaslanamayacak kadar mükemmeldir. Allâh’ın Elçisi(s.a.v.) düzgün konuşup, etkili ve yerinde söz söylemehususunda erişilemez bi…
  continue reading
 
Modern yaşam bizden ne aldı ne götürdü dersek bunacevabın en somut haliyle hayatımızın kendisi olduğunu söyleyebiliriz. Modernizm müslüman yaşamında ikili bir dünyaoluşturdu. Dînî hayat bireysel kabullere indirgendi, cemiyethayatı ise zinhar dini her türlü argümandan soyutlanarakseküler bir dile itildi. Bu kabulün müslüman algısı ile uzaktan ya da …
  continue reading
 
İslâm biliminin altın çağının en büyük beyinlerindenbiri matematikçi, astronom, hekim, fizikçi ve “OptiğinBabası” İbnü’l-Heysem’dir. Tam adı Ebû Ali el-Hasanİbnü’l Hasan’dir. Orta çağ Avrupa’sında al-Hazen ya daal-Hacen olarak bilinir. 965’te Basra’da doğmuştur. 1039ya da 1040 tarihinde Kahire’de ölmüştür.Arap bilim adamı İbnü’l-Heysem’in çalışmala…
  continue reading
 
Ey hakikati arayan kişi! Bilmelisin ki İslâm dininin ikiyönü vardır: 1.Yasaklardan, kalb, beden ve şehvetle ilgiligünâhlardan kaçınmak. 2.İyilikleri, sevap, iyi, güzel işleriyapmak...Günâhlardan kaçınmak iyilikleri yapmaktan daha zordur. Zor olduğu için de haramlardan kaçınmanın sevâbıiyilikleri yapmaktan daha çoktur. İyilikleri herkes yapabilir.Am…
  continue reading
 
Yavuz Sultan Selim Hân’ın zamanında Anadolu ve Rumeli kazâskeri olan Sarı Gürz Nûreddîn Hamza Efendi’ninşiîler hakkında verdiği fetvâ şöyledir: “Hüvelmu’înBismillâhirrahmânirrahîm. Sevdiği kullarına yardım eden,düşmanlarını da kahreden Allâhü Teâlâ’ya hamdolsun.Peygamberlerinin en üstünü olan Muhammed (s.a.v.) veO (s.a.v.)’in âl’ine ve Ashâbı (r.a.…
  continue reading
 
11. Hayızlı veya lohusa bir kadın farz, vacip, sünnet,nafile hiçbir namaz kılamaz, tilâvet veya şükür secdesiyapamaz. Bunların edâlarını yapması gerekmediği gibi,daha sonra kazâlarını da yapması gerekmez. Buna rağmen vakit girdiği zaman abdest alıp namazını edâ edebileceği kadar oturup tesbih ve duâ ile meşgul olmasımüstehâptır.12. Farz veya nafile…
  continue reading
 
1. Kur’an okuma niyetiyle bir âyetten daha az olsa datilâvet yapamaz. Fakat Kur’an okumayı kastetmediği durumlarda, duâ niyetiyle kısa âyetleri veya şükretmek içi“elhâmdülillâh” bir işe bereketle başlamak için “bismillâh”diyebilir. Bu şekilde bir âyetten daha az miktarda Kur’an lafızlarını söylemek mekruh değildir. Uzun âyet okumak ise caizdeğildir…
  continue reading
 
İmam Şafii (r.âleyh) şöyle demiştir: “Resûlullâh(s.a.v.)’in, hadislerini dinlemeye, ezberlemeye ve başkalarına anlatmaya teşvik etmesi, sünnetin dinde deliloluşturmasını vurgulamaktan başka bir şey değildir. Zirahadisler; tutulması gereken helâlleri, kaçınılması gerekenharamları, tatbik edilecek hadlerin (cezaların) kimlereuygulanacağını, alınacak …
  continue reading
 
Talha b. Ubeydullah, Hz. Ebû Bekir (r.a.)’in kabilesiolan Temimoğulları kabilesindendir. Talha kelimesininsözlük anlamı kerem sahibi olmaktır. Talha b. Ubeydullah (r.a.) o kadar ikrâm etmekle meşhur olmuştu ki ikrâmetmek mânâsına olan “Talha” kendisine ad ve lakap olmuştur. Kubeysa b. Câbir (r.a.) onun keremi hakkındaşöyle diyor: “Talha b. Ubeydull…
  continue reading
 
Vehb b. Münebbih (r.a.) şöyle anlattı. “Benî İsrail’debir âbit vardı. Şeytân onu ne kadar kandırmak istediysede gücü yetmedi. Bir gün, bir iş için dışarı çıktı. Şeytân daonunla beraberdi. Onun bir fırsatını yakalamak istiyordu.Şehvet tarafından girdi, öfke tarafından geçti, yine güçyetiremedi. Hiçbir şey yapamadı. Bu defa da onu korkutmak istedi. D…
  continue reading
 
Bu zamanda dinden çıkanlar ve dîni yanlış anlayanhafif akıllı kimseler, kadınların tesettürü aleyhindedirler.Bunlardan kimileri bile bile, kimileri de akıllarının hafifliğinden dolayı, kadınların bilinen tesettürünün dîne muhalif olduğunu söylerler ve derler ki:“Şeriat kadınların yüz ve ellerini yabancılara açmalarını mubâh kılmıştır. Yabancı erkek…
  continue reading
 
Rivayet olunur ki, ilk yılda namaz vakitleri oluncaAshâb-ı Kirâm (r.a.e.) kendiliklerinden gelip toplanırlardı. Namaz için davet yoktu. Sonradan Resûlullâh(s.a.v.) Efendimiz, ulu sahabelerle meşveret edip:“Halkı namaza ne şekilde dâvet edelim?” dediler. Bazıları, “Biz de Hıristıyanlar gibi çan kullanalım.Namaz vakitlerinde çanlar çalınsın” dediler.…
  continue reading
 
Kulun abdest veya teyemmüm alarak yatmasımüstehâptır.Selef ulemâsı, yatmadan önce misvâk kullanmayı müstehâp görüyordu. Çünkü Resûlullâh (s.a.v) bunuyapıyordu. Onun için selef, misvâklarını ve abdest sularınıyanlarında bulundurarak yatarlardı. Gece uyandıklarındahemen misvâk kullanır ve abdest alırlardı. Ayrıca onlar,tilâvet ve tesbihle Allâh (c.c.…
  continue reading
 
Batı kültür ve medeniyeti kodları göz önüne alınarak tanımlanmış pek çok kavram, İstanbul Sözleşmesi ve 6284sayılı yasa, 4721 sayılı yasa ve 5237 sayılı yasa üzerindenhukuk sistemimize ithal edilmiştir. Dolayısıyla sadece İstanbulSözleşmesi’nin feshedilmesi yetmez, onu referans alan tümyasalar feshedilmeli; kendi kültür ve medeniyet kodlarımızagöre…
  continue reading
 
Fukahanın bir kısmına göre, seferde meşakkât olduğundan dört rek’atli farzlar iki rek’at olarak kılınır, sünnetnamazlar da terkedilir. Ancak bu hususta muhtar olan kavilşudur: Yolculukta korku, endişe ve fazla sıkıntı varsa, sünnetler terkedilir; bu durumlar olmadığında kılınması evlâdır,daha iyi olur. Yani sefer hâlinde müsait durum varsa, sünnetl…
  continue reading
 
İbn-i Abbâs (r.a.) rivâyetiyle Resûlullâh (s.a.v.): “İstiğfarı kendisine lâzım bilen kimseyi, Allâhü Teâlâ, darlıktankurtarır, üzüntüsünü giderir, ummadığı yerden onu rızıklandınr” buyurmuştur. İstiğfar eden kimsenin malı hattâevlâdı da artar. Keşşaf Tefsiri’nde şöyle açıklanmıştır: “Dedim ki Râbbinize istiğfar edin. Çünki o çok mağfiret edicidir. …
  continue reading
 
Allah (c.c.), şeytânın, Âdem (a.s.)’a, onun neslindenkadın ve erkek herkese apaçık düşman olduğunu Kur’an-ıKerim’in pek çok âyetlerinde bildirmiştir. Özellikle Adem(a.s.) ve Havva validemize şeytânın yaptıklarını ArafSûresi’nin onuncu âyetinden başlayarak bizlere ibret verecek bir öğüt olmak üzere hikâye buyuruyor. Şeytânınkimlere (kâfirlere) dost …
  continue reading
 
İnsanın ilmi sınırlı olduğu için gücü de sınırlıdır. İnsangeleceği bilemez. Bundan dolayı ortaya çıkan problemlerin çözümü için yasalar çıkarır. Göremediği ve kendisine gizli olan problemlere dikkat etmez. Daha sonrazaman geçer ve göremediği, kendisine gizli olan buproblemlerle karşı karşıya kalır. İşte bu yüzden beşerikanunlar daima yeniden düzenl…
  continue reading
 
Peygamber (s.a.v.) Efendimiz’in babası olup babası Abdülmuttalib (Şeybe)’dir. Annesi Fatıma binti Amr’dır. BabasıAbdülmuttalib o devirde Mekke hakimiydi. Zemzem kuyusunu yeniden ortaya çıkarıp, tamiri esnasında, on erkek çocuğa sahib olduğunda birini kurban etmeyi adamıştı. Arzusugerçekleştikten sonra, gördüğü bir rüya üzerine adağını hatırladı. Ku…
  continue reading
 
Tâbiînden Ebû Amr eş-Şeybânî (r.a.), Ashâb-ı Kirâm(r.a.e.)’den Abdullah ibni Mes’ûd (r.a.)’ın evini eliyle gösterdi, ardından da onun şöyle dediğini söyledi:Nebiyy-i Ekrem (s.a.v.)’e: “Allâhü Teâlâ’nın en sevdiğiamel nedir?” diye sordum. “Vaktinde kılınan namaz.”buyurdu. “Sonra hangisidir?” diye sordum. “Ana babayaiyilik ve itaat etmek.” buyurdu. “…
  continue reading
 
Hâkk Teâla hazretleri; “Ölçüde ve tartıda hile yapanların vay hâline! Onlar insanlardan bir şey ölçüpaldıkları zaman, tam ölçerler. Fakat kendileri onlarabir şey ölçüp yahut tartıp verdikleri zaman eksik ölçüp tartarlar.” (Mutaffifîn s. 1-3) buyurmaktadır. Dolayısıylaölçü ve tartının tam olmasına özen gösterilmelidir. Hattaherhangi bir hak gaspına …
  continue reading
 
Yahya Kemal diyor ki; Türkler yalnız mekânı değil, zamanı da fethetmesini bilen bir millettir. Nitekim Rumeli’yialıyorlar, biz burada yedi asır oturacağız diyorlar veoturuyorlar. Mısır’da dört yüz sene kalacağız diyorlarve kalıyorlar. Halbuki zamanı fethedemeyenler, gittikleriyerde pâyidâr olamıyorlar. İskender’in cihangirliği ancakyaşadığı sürece …
  continue reading
 
Âlimlerden biri (r.âleyh) şöyle demiştir: Sekiz şeyiyapmaktan âciz olan, diğer sekiz şeyi yaparak yapamadıklarının sevâbına kavuşsun.1. Gece namazı sevâbına kavuşmak isteyip de uyanamayan, gündüz Allâhü Teâlâ’ya isyân etmesin.2. Nafile oruç sevâbına kavuşmak isteyip de tutamayan, dilini boş sözden muhâfaza etsin.3. Âlimlerin fazîletine erişmek iste…
  continue reading
 
Mâlik (r.âleyh) anlatıyor: “Fakirler, Resûlullah (s.a.v.)’a birelçi gönderdiler. Elçi geldi, şöyle dedi: “Yâ Resûlallah! Benfakirlerin sana yolladığı elçiyim.” Dedi ki: “Sana ve yanlarından geldiğin kimselere merhaba. Sen, Allâh (c.c.)’unsevdiği kimselerin yanından geliyorsun.” O zât dedi ki: YâResûlallah, fakirler şöyle diyorlar: “Zenginler bütün …
  continue reading
 
Fâtiha’da sanki şöyle deniliyor: “Ya Rabbî! SadeceSana ibadet ediyoruz. Çünkü sen Allâhsın. Sadece Senden yardım taleb ediyoruz. Çünkü Sen Rabb’sın. Bizidosdoğru yola hidayet et, çünkü Sen Rahmân’sın. Bizeistikâmeti rızık olarak ver, çünkü Sen Rahimsin. Bize nimet ve kerem yağmurlarını indir, çünkü Sen din günününmâlikisin.”Hz. Peygamber (s.a.v.): …
  continue reading
 
Helâl kazanç ve meşru yollarla ulaşılan rızık, Müslüman’ınşiarıdır. Allah rızası gözetilmeyen, helâl-haram ayrımıyapılmayan, aldatma ve haksızlık içeren her türlü iş ve ticaretinİslâm’da yeri yoktur.İslam’da her alanda olduğu gibi çalışma hayatında da bir ahlakvardır. İslam’a göre işçi ve işverenin uyması gereken ahlakisorumluluklar şunlardır:İşçin…
  continue reading
 
Osmanlıların Haremeyn-i Şerifeyn ve ahalisine verdiği hizmet saymakla bitmez.Osmanlı’nın Haremeyn ahalisine verdiği önemin enaçık örneklerinden biri “Surre Alayları” yoluyla yapılanyardımlardır. Bu ayni ve nakdi yardımı düzenli ve devamlı olarak sadece Osmanlı sultanları gerçekleştirmiştir.II. Selim Hân, Harem-i Şerif duvarına bitişik bir ev satın …
  continue reading
 
Resûlullâh (s.a.v.) şöyle buyurdu. “Dört özellik ancak iman sahibinde bulunur. Birincisi: Susmak, çünkü o ibâdetin başıdır. İkincisi: Tevâzudur. Üçüncüsü:Allâh’ı zikretmek. Dördüncüsü: Şer yanı az olmak.”Hakîm zâtlardan biri şöyle anlattı. “Altı şey var ki, câhilonlarla tanınır.1.Her şeye öfkelenmek, gazâplanmak. Yâni cahil; insana kızar, hayvana k…
  continue reading
 
Peygamber (s.a.v.) Efendimiz’in bizlere olan emirve vasiyetlerinden biri, peşinde koşmaksızın, hediyeleri kabullenip reddetmememiz hakkındadır. Çünkü bu rızk bizlerin cehdi ve gayreti olmadan gelmiştir.Hâkk Teâlâ kitabında, “Her kim Allâh’tan sakınırsa, Allâh kendisine bir çıkış yeri ihsan eder.Onu hatır ve hayâline gelmeyecek bir cihetten derızıkl…
  continue reading
 
Farklı vücut ve ruh yapılarıyla kadın ve erkek evlilikte birbütünlük oluştururlar. Bu farklılıkların görev paylaşımındagöz önüne alınması tabidir. Günümüzde kadının statüsügittikçe değişmekte, daha çok aktif olmakta, çalışmaya yönelmekte ve adeta erkeksi rollere bürünmektedir. Kadını erkekten ayıran ruhi farklar bu şekilde törpülenmekte, kadında an…
  continue reading
 
Tadil-i erkân; namazdaki herbir rüknün hakkını vermek,acele bir şekilde namaz kılmamak, namazda huşûyu yakalamak için zihni meşgul edecek şeylerden kaçınıp “namazhırsızlığı” yapmamaktır. Hz. Peygamber (s.a.v.)’in “Öyle namaz kılanlar var ki kıldıkları namazlarda hayır yoktur.”(Aclunî) uyarısı, namazın hakkını vermeyen ve neticesindede ahlaki değişi…
  continue reading
 
En eski dönemlerden günümüze kadar, gerek koruyucuhekimlikte gerekse bazı hastalıkların tedavisinde hacamatusulü geçerliliğini sürdürmüştür. Hacamatın en faydalı olduğu mevsimi sevgili Peygamberimiz (s.a.v.) bize; kirazyemeden evvel yani yaz başlangıcı, olarak bildirmiştir. Günolarak da arabî ayların 15-17-19-21-23’den itibaren ay sonuna kadar olan…
  continue reading
 
Müslümanlardan bir kısmı “İslâm dini akıl ve mantıkdinidir” diyerek, aklı ve düşünceyi kendilerine din ve yolgösterici olarak kabul etmişlerdir. Bunlardan bir kısmı dadinin birçok vecibelerini yerine getirdikleri halde ilim zannettikleri, oysa ki hayalden öteye gitmeyen ilimleri, noksanbilgileri ve maddeci akıllarıyla, başta müçtehid imâmları,selef…
  continue reading
 
Ashâb-ı Kirâm (r.a.)’den Ukbe bin Âmir (r.a.) şöylededi: “Resûlullah (s.a.v.)’i şöyle buyururken dinledim:“Kimin üç kızı bulunur da, onların yetişmesindeki zorluklara sabreder, elindeki imkânlarla onlarıgiydirip kuşatırsa, bu çocuklar onunla cehennemateşi arasına perde olurlar.”Câbir ibni Abdillâh (r.a.), kendisini dinleyenlere,Resûlullah (s.a.v.)’…
  continue reading
 
Îkâz: Şifâ Âyetleri, bir def‘ada hepsi okunmak üzeresabah ve akşam yedişer def‘a okunacaktır. Hastalığın şiddetine göre sayı artırılabilir.Bi’smi’llâhi’r-rahmâni’r-rahîmVe yeşfi sudûra gavmin Mü’mînîn. (Tevbe s. 14)Ve şifâun li-mâ fî’s-sudûr. (Yûnus s. 57)Yahrucu min butûnihâ şarâbun muhtelifun elvênuhufîhi şifâun li’n-nâs. (Nahl s. 69)Ve nünezzilü…
  continue reading
 
Allâhü Teâlâ’nın veli kullarının gösterdikleri kerâmethaktır ve doğrudur. Kerâmetin var olduğuna inanmak diniakidelerimizdendir. Kerâmet belli bir ruh disiplini altındayapılan riyâzet ve dini ölçülere uygun âmel etmek neticesinde zuhur eden harika bir haldir. Bu hal, ne mucizedirve ne de sihirdir. Ruhun ve kalbin maddi bağlardan tamamen kurtularak …
  continue reading
 
İbâdetler iki kısımdır.1. Doğrudan maksut olan ibâdetler.2. Doğrudan maksut olmayıp maksuda vasıta olanibâdetler.Birinci kısım da niyet, ibâdetin sevâbının şartı olduğu gibisıhhatinin de şartıdır. İkinci kısımda ise niyet, sadece sevâpkazândırmasının şartıdır. Sıhhatinin şartı değildir.Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyuruyor: “Âmeller(in sevâbı)niyetler…
  continue reading
 
Bir gün Nebi (s.a.v.) Efendimiz’e bedevi Araplar geldiler ve kavimlerinin müslüman olmak istediğini söylerek Kur’an muallimi talep ettiler. Resûlullâh (s.a.v.)de sahabenin ileri gelenlerinden yedi kişiyi gönderdi.O hain bedeviler Medine’den uzaklaştıktan sonra oyedi müslümandan beş tanesini katlettiler, diğer ikisiniise esir aldılar. Esir alınanlar…
  continue reading
 
Ebû Hanîfe (r.a.) tâbiîlerinin çokluğu ve mezhebinindünyanın dört bir tarafına yayılmasıyla diğer imâmlardanayrılır. Dünyanın yarısı, hatta üçte ikisi ona tâbi olmuştur.Ebû Hanîfe (r.a.)’in mezhebi, tedvin (toplayıp kitap halinegetirme) açısından da mezheblerin ilkidir.İmâm-ı Şa‘ranî (r.âleyh), el-Mizan isimli eserinde şöyle der: “Ebû Hanîfe (r.a.)…
  continue reading
 
Allâhü Teâlâ buyurdu. “Yeryüzünde kibr ü azametleyürüme. Çünkü ne kadar bassan da arzı ciddenyaramazsın, boyca da asla dağlara eremezsin.” (İsra s. 37) Resûl-i Ekrem (s.a.v.) buyurdu: “Üç kimse var ki, Allâh(c.c.) kıyâmet gününde onlara konuşmaz, onlara nazarbuyurmaz, onları temize çıkarmaz. Onlar için cehennemkesindir. 1. Elbisesini sürüyen, 2. Ya…
  continue reading
 
Peygamber (s.a.v.) Efendimiz döneminde kadınlarınmescide gelip namâz kıldıklarına dair rivayetlerin bulunduğu bir hakikâttir. Ancak, sahabe kadınlarının tesettüreve mahremiyete ne denli uyduklarını, hangi kıyafetlerlecemaate iştirâk ettiklerini de belirtmek gerekir.O dönemde sabah namâzı gecenin karanlığında kılınırve kadınlar bu karanlık içinde ta…
  continue reading
 
Ebû Nuaym (r.a.) şöyle rivayet eder: “Ben, Amine’ninvefâtı ile neticelenen hastalığa yakalandığı zaman, onugördüm. Amine, büyük bir üzüntü ve hasretiyle oğluMuhammed (s.a.v.)’in yüzüne baktı ve sonra şunlarısöyledi:“Ey oğlum! Allâh (c.c.) seni mübarek kılsın! Sen ki,çok nimetler ihsan edici Allâh (c.c.)’un yardımı ile ve adına yüz deve kesilerek ku…
  continue reading
 
Oruç keffaretini yerine getirmek sırası ile üç şeydenbirisiyle olur. Şöyle ki; bunlardan birincisine gücü yettiğitakdirde ikinci veya üçüncü ile bunun edâsı caiz olmadığıgibi, ikinciye gücü yettiği takdirde de üçüncü ile edâsı caizolmaz. Sırasıyla bunlar:1. Bir köle azat etmek 2. İki kameri ay art arda oruçtutmak 3. Altmış fakiri sabah-akşam yedirm…
  continue reading
 
Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre Hz. Peygamber(s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “İki büyük ordu birbiri ile savaşmadıkça kıyâmet kopmayacaktır. Bunların her ikiside aynı davayı ileri sürdüğü halde, aralarında büyük birsavaş olacaktır. Yine kıyâmet öncesinde otuza yakın yalancı deccaller türeyecek, bunların hepsi Allâh (c.c.)’unpeygamberi olduklarını …
  continue reading
 
İbn Mes’ud (r.a.) anlatıyor: “Bir arabî Resûlullah(s.a.v.)’in huzuruna geldi ve: “Ya Resûlallâh (s.a.v.)’e banaöğüt ver” dedi. Resûl-i Ekrem (s.a.v.): “Allâh (c.c.) hiçbir şeyi eş edinme, kesilsen de yakılsan da!.. Namazıvaktinde kılmayı terketme. Zira o Allâh (c.c.) karşı birborçtur. İçki içme, çünkü o her şerrin, kötülüğün anahtarıdır.” buyurdula…
  continue reading
 
Efendimiz (s.a.v.)’in bizlere olan emir ve vasiyetlerindenbiri de Ramazân orucundan sonra, Şevvâl ayında altı günoruç tutmamız hakkındadır.Bu altı günlük oruç onarım gibidir. Şöyle ki; Ramazânayında farz olan oruçlar sırasında, bizlerden çıkan hatâ vekusûrların, terbiye ve edebimizdeki bozuk yönlerin, farz vesünnet namazlarındaki aksaklıkların, ya‘…
  continue reading
 
Bayram, bir refâh ve sevinç günü demektir. Resûl-ü Ekrem (s.a.v.) Efendimiz, Medine-i Münevvere’ yi teşrif edinceahalisinin senede iki bayram, eğlence, sevinç günleri olduğunu anlayıp, “Allâhü Teâlâ size o iki bayram günlerinebedel, onlardan daha hayırlı iki bayram günleri ihsânbuyurmuştur.” diye müjdelemiş, o günlerin Ramazan Bayramı ile Kurban Ba…
  continue reading
 
Loading …

クイックリファレンスガイド