Mevlânâ 公開
[search 0]
もっと
Download the App!
show episodes
 
Loading …
show series
 
Münâfık erkek ve kadınlar dünyada iken kalplerinde küfür olduğu halde imân ettiklerini ilan edenler ve kendileriniinsanlara öyle gösterenlerdir. Onlar mü’min görünen, müminlerle birlikte yaşayan, gerçekte ise onlardan olmayan kimselerdir. Mü’minler dünyada iken onların münâfık olduklarınıanlamıyorlardı. Bu yüzden de onlarla birlikte yaşıyorlardı ve…
  continue reading
 
1. Tertibe riâyet etmek. Yani yıkanacak organları sırasıile yıkamak. Bu sıra abdest hakkında nâzil olan şu Âyet-iKerime’deki sıradır: “Ey imân edenler! Namaza kalkacağınız zaman yüzlerinizi ve dirseklere kadar ellerinizi vebaşınıza mesh edip her iki topuğa kadar ayaklarınızıyıkayın. Eğer cünüb olduysanız boy abdesti alın. Eğerhasta olmuşsanız, yahu…
  continue reading
 
“Habîb-i Zîşân’ım! Sen bilmedin mi ve sana habergelmedi mi şol kimseden ki, Allâhü Teâlâ ona mülkve saltanat verdiği için İbrâhîm’in Râbbi hakkındamücâdele etti. Ki o zamânda İbrâhîm: “Benim Rabbimdiriltir ve öldürür.” dedi. Mücâdele eden (Nemrûd):“Ben de diriltir ve öldürürüm.” dedi. İbrâhîm (a.s.):“Allâhü Te‘âlâ güneşi maşrıkdan getirir, sen de k…
  continue reading
 
Ebû Hüreyre (r.a.) Nebiyy-i Ekrem (s.a.v.)’in şöyle buyurduğunu söyledi: “Mü’min, kardeşinin aynasıdır. Mü’min,mü’minin kardeşidir. Onun zarar görmesini önler; onuarkasından koruyup kollar.” Ebû Hüreyre (r.a.) şöylededi: “Mü’min, mü’min kardeşinin aynasıdır. Onda bir eksik,kusur görünce düzeltir.”Ashâb-ı Kirâm (r.a.e.)’den Müstevrid ibni Şeddâd (r.…
  continue reading
 
Mısır’da iken, İmam Şafii (r.âleyh) Resûlullâh(s.a.v.)’den bir hadis nakletti. Topluluktan birisi dediki: “Ey Abdullah! Sen de mi kabul ediyorsun?” İmâmŞafii (r.âleyh) sinirlenerek dedi ki: “Sen beni kiliseden çıkarken veya benim belimde zünnar bulunurken mi gördün ki Resûlullâh (s.a.v.)’den bir hadisolsun da onu kabul etmeyeyim.”Ebu Nuaym (r.âleyh…
  continue reading
 
Batı dünyasında Cazari (Gazari) olarak bilinen ElCezeri, Cizre’de 1153 yılında dünyaya geldi. Adı İsmailolup babasının adı Rezzaz’dır. Cizreli büyük mucit, bilgisayarın temelini atan âlim, fen ve teknik adamı, robotlar,saatler, su makinaları vb. makineler mucidi ve dünyanınilk sibernetik bilginidir.Sibernetiğin bilinen tanımı, insanlarda ve makinal…
  continue reading
 
Bir insan kelime-i şehâdet getirerek Cenâb-ı Hâkk’abir söz vermiş olur. Bu söz ile insan, Resûlullâh (s.a.v.)vasıtasıyla Allâh (c.c.)’dan gelen her şeyi olduğu gibi kabul ettiğini ve gücünün yettiği kadar bunlara uyacağınıkabul etmiş olur. İnsanlara bu telkin edildiği zaman veyabunu yapmak insanlara hoş gelmeye başladığı zamannefis, şeytân veya bun…
  continue reading
 
Nasıl ki Hz. Ebû Bekir (r.a.), Muhâcirlerin en önde gelen şahsiyeti ise, Hz. Sa‘d (r.a.) de Ensâr’ın en önde gelensîmâsı idi. Bu azîz sahâbî, Fahr-i Âlem (s.a.v.) Efendimizhenüz Medine’yi şereflendirmeden önce Mus’ab ibni Umeyr(r.a.) vâsıtasıyla müslüman oldu. Sa‘d (r.a.), Abdüleşhel oğullarının başkanı olduğu için, o müslüman olunca bütün kabileİs…
  continue reading
 
Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyet edilmiştir. Der ki: “Resûl-iEkrem (s.a.v.) minbere çıktı, “âmin” dedi. Sonra bir basamak daha çıktı “âmin” dedi. Sonra bir basamak dahaçıktı, “âmin” dedi. Bunun üzerine Muaz (r.a.) tekrar tekrarâmin demesinin sebebini Resûlullâh (s.a.v.)’e sordu.“Cebrail bana gelerek dedi ki: “Yanında ismin zikredilir de sana salât-ü …
  continue reading
 
Abdullah b. Abbas (r.a.) anlatıyor: “Resûlullah (s.a.v.)şöyle buyurdu: “Kim, iki namazı özürsüz olarak cemederse (aynı vakitte kılarsa), şüphesiz büyük günâh kapılarından bir kapıya gelmiş olur.”Ayrıca Hz. Ömer ve Hz. Ebû Mûsa (r.a.e.)’in, “Özürsüzolarak iki namazı cem etmek, büyük günahlardandır” dedikleri rivâyet olunmuştur. Hz. Hasan ve Muhammed…
  continue reading
 
Hz. Ali (k.v.) anlatıyor: “Bir gün zevcem Fâtıma ileResûlullâh (s.a.v.)’in yanına gittik. Onu ağlıyor bulduk.Ben: “Anam babam sana feda olsun yâ Resûlallah! Seniağlatan nedir?” dedim. Buyurdu ki: “Ey Ali, Mi’rac gecesi ümmetim içinden kadınların çeşitli azâblarlatâ’zib edildiklerini gördüm. Onların ağır azâblarınıhatırladım da ağladım.”Resûlullâh (…
  continue reading
 
17 Eylül 2006 tarihinde yapımına başlanmış ve yaklaşık ikiyılda tamamlanmıştır. Bânisi Hz. Sami (k.s.)’nun ma‘nevî evlâdıve ihvâna kılavuzu Muhterem Ömer Muhammed Öztürk’tür.23.5 x 28.5 metre ebadında bir alana yerleşmiş, dört anakolon üstüne tek ana kubbe ve etrafında dört yarım kubbe şeklinde inşâ edilmiştir. Câminin külliye haline getirilmesine …
  continue reading
 
Ebû Nuaym (r.âleyh)’in naklettiğine göre, Ka’bü’l-Ahbâr(r.a.), yahûdî hahamını ağlar görür ve ona niçin ağladığınısorar. Haham: “Bazı şeyler hatırladım da ondan” der. Ka’b(r.a.); “Niçin ağladığını sana söylersem beni tasdik edermisin?” der. Haham: “Evet” deyince, Ka’b (r.a.) şöyle der:“Allâh aşkına doğru söyle, Mûsâ (a.s.) Tevrat’a baktığı zaman: “…
  continue reading
 
İmâm Ebû’l-Kasim es-Sübkî Hazretleri, “ed-Dürrü’Münazzam fi’l-mevlidi’l-Muazzam” kitabında, Peygamber (s.a.v.) Efendimiz Hazretleri’nden şöyle bir rivayetnakletmiştir: “Kim, ruhlar (arasında) Muhammed Mustafa (s.a.v.) Hazretleri’nin mübârek ruhu şerifine vekim cesedler (arasında) Muhammed Mustafa (s.a.v.)Hazretleri’nin mübârek cesedine ve kabirlerd…
  continue reading
 
Cenâb-ı Hakk âyet-i kerimede şöyle buyurur: (İbrahim(a.s.) ve İsmail (a.s.) şöyle dua ettiler) “Rabbimiz!İçlerinden onlara bir peygamber gönder; onlaraâyetlerini okusun, kitabı ve hikmeti öğretsin ve onlarıher kötülükten arındırsın. Şüphesiz, sen mutlak güçsahibisin, hüküm ve hikmet sahibisin.” (Bakara s. 129)Beyzâvî, Hâzin ve Fahr-i Râzî’nin beyân…
  continue reading
 
Peygamber (s.a.v.)’in doğumunda yaşanan bir olayı Hz.Âmine (r.anhâ) şöyle anlatır:“(Nebi (s.a.v.) Efendimiz doğduğunda) O’nu elime almakistedim. Hemen üç hûrînin hazır olduğunu gördüm. Her birininyüzü bir bedir (ay) gibiydi. Başka melekler de vardı. Bunlarbir anda kaybolup o üç melek yaklaştılar. Meğer bunlar hûrîsuretinde melekler imiş. Yanıma gel…
  continue reading
 
Nebi (s.a.v.)’i dünyayı teşriflerinin kutlanması yüzyıllardırMüslümânlar tarafından icra edilen sünnetlerdendir. Bizzat Nebi(s.a.v.) Efendimiz, “Bu günde doğdum” buyurarak pazartesigünleri oruç tutmuştur. Hz. Ömer (r.a.) dönemine gelindiğindeise okula giden öğrenci çocuklar için her yıl, Kurban Bayramında dört gün ve “mevlid gecesi” dolayısıyla da …
  continue reading
 
Âyet-i Kerime’de şöyle buyrulur: “Göklerde ve yerdeolan her şey kimindir?” diye sor. De ki: “Hepsi AllâhüTeâlâ’nındır. Allâhü Teâlâ, rahmeti kendine yazdı.”(En’am s. 12)Râhmet; dünyâya da, ahirete de şâmildir ki râhmetindenmarifetine hidâyet eder. Deliller gösterir. Kitab inzâli suretiyle Allâh (c.c.)’un birliğini bildirir ve kâfirlere ölümlerine k…
  continue reading
 
Resûlullâh (s.a.v.)’e salı günü hakkında sual ettiler.Resûlullâh (s.a.v.): “Kan günüdür, çünkü o gün Havva hayz getirdi. Âdem’in oğlu kardeşini o gün öldürdü. Yine o gün Cercis, Zekeriyyâ, Yahya ve oğlu,Firavun’un karısı Âsiye bînt-i Müzârrın ve Benî İsrail’inbakarası katlolundu. Resûlullâh (s.a.v.) salı günü hacamat yaptırmaktan şiddetle nehyetmiş…
  continue reading
 
İslâm Hukuku, ceza hukuku adına dinin, canın, malın,neslin ve ırzın muhafazasına önem vermiş, bunlar hakkında Allâh (c.c.)’un koymuş olduğu sınırların aşılmamasıistenmiş, suça teşvik edici unsurları ortadan kaldırarak suçişlenmesini önlemeye çalışmış fakat yine de suç işlenmişsecezâi müeyyideleri uygulamaya koymuştur.İşte bu nedenle İslâm, insan ca…
  continue reading
 
Koloniler kurarak özellikle Afrika’daki sömürgelerindebüyük insan hakları ihlâlleri yapan Fransa’nın tarihindekikatliamlar, uluslararası kamuoyunun vicdanını rahatsız etmeye devam ediyor. Fransa, 1524’te başlattığı sömürgecilik faaliyetleriyle Afrika’nın batısında ve kuzeyinde 20’denfazla ülkenin bütün kaynaklarını sömürdü. Afrika’nın yüzde35’i, 30…
  continue reading
 
Zekât, ancak zekâtı hak eden, Allâhü Teâlâ’nın belirlediği kişilere verilir. Buna rağmen fakir de olsa veremeyeceğikimseler vardır. Kendilerine zekât verilmesi caiz olmayankimseleri başlıca dört gruba ayırabiliriz.1. Ana, baba, eş ve çocuklar: Bir kimse, kendi zekâtınıfakir bulunan hanımına, usûl ve fürûuna, yani babasına,dedesine, anasına, ninesin…
  continue reading
 
Resûlullâh (s.a.v.) Medine’ye gelince devenin yularınıboynunun üstüne bırakmıştı. Kendisi onu hiç tahrik etmiyordu. Deve Ebû Eyyub Ensarî (r.a.) Hazretlerinin evinin önüne çöktü. Resûlullâh (s.a.v.) de devenin üstünde duruyordu.Oradan yine kalkıp gitti, evvelki yerine çöktü ve bir ses çıkardı. Ondan sonra Resûlullâh (s.a.v.) Efendimiz üstündenindi …
  continue reading
 
Abdullah ibni Amr ibni’l-Âs (r.a.)’den rivâyet edildiğine göre, Resûl-i Ekrem (s.a.v.) şöyle buyurdu: “İki zikirvardır ki bunları devamlı yapan Müslüman, mutlakacennete girer. Esasen bunları yapmak kolaydır fakatyapanlar pek azdır.Birinci zikir şudur: Biriniz her farz namazdan sonra on defa sübhânallâh, on defa elhâmdülillâh, ondefa Allâhü ekber de…
  continue reading
 
Osman b. Âs (r.a.)’in annesi Fâtıma-i Sakîfe (r.anhâ) anatıyor: “Ben o gece Hz. Âmine’nin yanındaydım. Yeryüzündebenzeri görülmemiş bir güzellik ortaya çıkarak gökteki bir yıldızdünyanın dört bir yanına ışıklar saçtı. Oda içinde birçok meşaleyandı zannettim. Çünkü o saadet yıldızı, koca bir nur ile doğdu.Amine’den bütün âleme bir nur yükseldi ki ye…
  continue reading
 
Ashâb-ı Kirâm (r.a.e.)’den Harmele bin Abdullâh (r.a.)’inanlattığına göre, o bir gün kendi kafilesinden ayrılıp Resûl-iEkrem (s.a.v.)’in yanına geldi. Daha önce de kendisinin yanına gelip gittiği için Allâh’ın Elçisi (s.a.v.) onu tanıdı. Bundan sonrasını Harmele (r.a.) şöyle anlattı:“Resûl-i Ekrem (s.a.v.) Efendimiz kalkıp gidincekendi kendime: “Va…
  continue reading
 
Namaz gibi önemli bir ibâdeti müslüman olanın yerinegetirmemesi düşünülemez. Hatta o kadar ki sadece başişareti (imâ) yapabilecek olan bir hastanın dahi namazıterk etmesine ruhsat verilmemiştir.Namaz, bu önemine rağmen terkedilecek olursa onuterk eden hem dünyada hem de ahirette cezalandırılır.Namaz kılmayanların ahirette ki cezalarına ilişkin olar…
  continue reading
 
Şeyh İmâm Gazâlî (r.âleyh) Hazretleri, “Minhâcü’l-Âbidîn”isimli kitabında şunları zikretmiştir: “Hiç şüphesiz, hâmd veşükür, umduklarına kavuşup; istediklerini elde etmek isteyen,sâliklerin geçmeleri gereken yedi geçidin en sonuncusudur.Bir kişinin geçmesi gereken yedi geçit şunlardır:1. İlim ve marifet geçidi 2. Tevbe geçidi. 3. Tuzaklar veengelle…
  continue reading
 
Batılı seyyahların yazdıkları eserler, “Müslümanlar temizolur!” sözünün en güzel ispatlarından biridir.“Osmanlılar, yıkanıp temizlenmeyi hiçbir zaman ihmâletmez! Takâtten düşse bile çocukları, uşakları veya hanımıvasıtasıyla yıkanıp temizlenir. Öldüğü zaman cenazesi bileşeriat ahkâmına göre yıkanıp temizlenmeden tabutuna konulmaz. Oysa Avrupalılar,…
  continue reading
 
Allâhü Teâlâ şöyle buyurdu: “Riba (faiz) yiyenler kendilerini şeytan çarpmış birer mecnundan başka bir haldekabirlerinden kalkmazlar. Böyle olması da onların “alımsatım da ancak riba gibidir” demelerindendir. HâlbukiAllâh alışverişi helâl, ribayı haram kılmıştır.” (Bakara s.275) Yâni, fâiz yiyenler, Allâh (c.c.)’un haram kıldığını helâlsaymalarında…
  continue reading
 
Halîfe Hârûn Reşîd, İmâm-ı Mâlik (r.a.)’in Muvatta’ınıKâbe-i Muazzama’ya asdırıp bütün müslümanların onunla amel etmesini isteyince, İmâm-ı Mâlik (r.a.) buna razıolmayarak: “Ey Müminlerin Emiri, bunu istemeyiniz! Çünkü Resûllullah (s.a.v.)’in Ashâbı (r.a.e.) bazı fürûa ait meselelerde ihtilaf ile çeşitli ülke ve beldelere dağılmışlardır.Âlimlerin i…
  continue reading
 
E‘ûzü bi’llâhi mine’ş- şeytâni’r- racîm.Bi-smi’llâhi’r- rahmâni’r- rahîm.Selâmün ‘aleyküm ketebe rabbüküm ‘alâ nefsihi’r-rahmeh.Selâmün aleyküm bi mâ-sabertüm feni‘me ‘ukbe’d-dâr.Selâmün aleykümü’dhulû’l- cennete bi mâ-küntüm ta‘melûn.Ve selâmün ‘aleyhi yevme vülide ve yevme yemûtü veyevme yüb‘asü hayyen.Ve’s-selâmü ‘aleyye yevme vülidtü ve yevme e…
  continue reading
 
Safer ayının ilk ve son çarşamba gecesi, gece yarısından sonra yeryüzüne inecek belâlardan Allâh (c.c.)’un izniyle korunmak içinimsâkten önce dört rek‘at nâfile namâzı kılıp Fâtiha’dan sonra zamm-ısûre olarak, birinci rek‘atte 17 “Kevser”; ikinci rek‘atte 5 “İhlâs”; üçüncü rek‘atte 1 “Felâk”; dördüncü rek‘atte 1 “Nâs” sûrelerini okuyupselâmdan sonr…
  continue reading
 
İslâm dini temizlik dinidir ki Peygamber (s.a.v.)Efendimiz’in “Temizlik imandandır” hadisi şerifi ilebuna vurgu yapmaktadır. Peygamber (s.a.v.) Efendimizbir hadis-i şerifinde, fıtrattan olan beş temizlikten birinintırnakların kesilmesi olduğunu belirtmiştir.Kadın olsun erkek olsun tırnakları her ne sebepleolursa olsun uzatmak İslâm’ın fıtratından o…
  continue reading
 
Peygamberimiz (s.a.v.) gönderildiği zaman, Sâsânîsarayında oturmakta olan Kisrâ sabah uyanınca, saraytakının kırıldığı ve Dicle’nin korkunç bir şekilde taştığınıgörmüş. Bundan endişelenerek kâhinleri, müneccimleri ve sihirbazlarını toplayıp bu olayların neyin alâmetiolduğunu açıklamalarını istemiş. Halbuki onların o günbütün ilimleri ile oyunları a…
  continue reading
 
İslâm’da ana-baba hakları son derece önemli bir hadisedir. Hâkk Teâlâ hazretleri Kitâb-ı Kerim’inde:“Rabbin, kendisinden başkasına asla ibâdet etmemenizi, anaya-babaya iyi davranmanızı kesinolarak emretti. Eğer onlardan biri ya da her ikisi senin yanında ihtiyarlık çağına ulaşırsa, sakın onlara“üf!” bile deme; onları azarlama; onlara tatlı ve güzel…
  continue reading
 
Ürkütücü keşfin haberi, geçenlerde ABD›den geldi.Amerika Birleşik Devletleri›nde kemik iliği nakli yapılan kişinin sadece kanında değil, göğsü ve kılları hariç tüm bedeninde donörün (organ vericisinin) DNA’sı tespit edildi. Dahabeteri… Alıcının sperminden alınan DNA da donöre aitçıktı.Anlayacağınız organ vermek Tıpkı sperm ve yumurta vermek gibi, n…
  continue reading
 
İslâm dininde inanılması zaruri olan yani İslâm akidesidediğimiz konular, Amentüyle ifade edilen imân şartlarınıtoplamış olan metinde de geçtiği üzere altı ana maddedenibarettir.1. Allah (c.c.)’a inanmak,2. Meleklere inanmak,3. Kitaplara inanmak,4. Peygamberlere inanmak,5. Ahirete ve öldükten sonra diriltilmeye inanmak,6. Kader; hayır ve şerrin yar…
  continue reading
 
Allahü Teâlâ şöyle buyurdu: “Allâh’ı ve Resûlü’nüincitenleri Allâh, dünyada ve âhirette lânetlemiş veonlar için alçaltıcı bir ceza hazırlamıştır.” (Ahzab s. 57)İkrime (r.a.) bunların resim yapanlar olduğunu söylemiştir.İbn Ömer (r.a.)’den, Resûlullâh (s.a.v.) şöyle buyurdu dediği rivâyet olunmuştur: “Bu suretleri yapanlarkıyâmet gününde muhakkak az…
  continue reading
 
Şeriat, sadece mükellefleri arzu ve heveslerinin esiri olmaktan kurtarmak ve sırf Allâh (c.c.)’un kulu olmalarını temin etmek için gelmiştir. Yüce Râbbimiz bu meyanda şöylebuyurmuşlardır: “Eğer gerçek (hak) onların heveslerineuysaydı; gökler, yer ve onlarda bulunanlar bozulup giderdi.” (Mü’minûn s. 71)Kutlu İslâm şeriatı masumdur; hata ve tahriften…
  continue reading
 
Allâh Resûlü (s.a.v.) zamanında zarûret ve ihtiyaçkuvvetliydi. İnananlar fakirdi ve dışarı çıkmak için şiddetli ihtiyaç duyarlardı. Fitne ihtimali de zayıftı. Çünküinsanlarda salâhat ve takvâ ağır basardı. Onun içinAllâh Resûlü (s.a.v.), genel olarak kadınların eve kapanmalarını emretmemiştir.Zamanların en kötüsü olan bizim zamanımızda isefitne gal…
  continue reading
 
Ahmed b. es-Sabbah’ın nakline göre İmâm-ı Şâfiî (r.a.)’işöyle anlatmıştır: İmâm-ı Mâlik (r.a.)’e “Ebû Hanîfe (r.a.)’igördün mü?” diye sorulunca, Mâlik (r.a.) “Evet, öyle bir adamgördüm ki eğer şu sütunun altından yapılmış olduğunu ispatetmek istese delilini getirip ispat edebilir” dedi.Ravh şöyle anlatmıştır: Hicrî 150 senesinde İbn Cüreyc(r.a.)’in…
  continue reading
 
Osmanlı döneminin büyük müderrislerinden ÜsküplüAli Çelebi (r.âleyh)’in yolu, seyahât ettiği bir zamandaRumeli’de bulunan Debre kasabasına bağlı bir köye düşer. Orada her köşesi Çin evlerindeki nakışlara benzer,her duvarı Mâçin ressamlarının eserlerinden bir numuneyle süslü, gâyet büyük ve sağlam bir kilise görür. İçinde yapılışı ve düzenlenişi şah…
  continue reading
 
Enes b. Mâlik (r.a.)’den, şöyle dediği rivâyet edilmiştir: “Ashâb’dan bir takımları Resûl-i Ekrem (s.a.v.)’e: “YaResûlallâh, biz sebb-ü şetme (hakarete, sövmeğe) mâruzkalıyoruz” diye şikayette bulundular. Peygamberimiz(s.a.v.): “Her kim ashâbıma söverse Allâh’ın ve bütünmeleklerin ve insanların laneti onun üzerine olsun”buyurdu.Hz. Enes (r.a.)’den,…
  continue reading
 
İnsanlara yol gösteren kişinin; birisine, kendisini ilgilendirmeyen şeyler hakkında susmasını emretmesi halinde, eğer bizzât kendisi de lüzumsuz şeyler hakkındasükût eden biri ise, o zaman o kişiye uyulur. O kişi sanadünya karşısında zahidâne bir hayat yaşamanı öğütler ve bizzât kendisi de aynı şekilde yaşarsa o zamanfetvâsı doğru olacaktır. Yok ke…
  continue reading
 
Bir çınar düşünün…Gökyüzüne uzanan dalları, heybetli gövdesi, görünmeyen ama bu muazzam çınarı besleyen ve derinlere salınmış kökleri ile bir ulu çınar…Muhammedî (s.a.v.) kaynaktan sulanmış, sıddîkiyet nesebinden bahçıvanlar eliyle büyütülmüş bir çınar…Gölgesinden herkesin istifade ettiği böyle bir çınarın altında oturarak, çınarın tamamını resmetm…
  continue reading
 
Ebedî mutluluğun sırrı; bizi karanlıkları ilim ve irfanlarıylaaydınlatan ve tehlikeli dönemeçlerde bizleri işâret taşları ileuyaran mâneviyat ehline uymaktadır. Nitekim Cenâb-ı Hâkk;“Ey mü’minler, Allâh’tan korkun, (kötülüklerden sakının)îmânında ve sözünde doğru olanlarla (sâlih ve sadıklarla)beraber olun.” (Tevbe s. 19) buyurmuştur. Sâdık ve sâli…
  continue reading
 
Abdulhamid Han’ın tahttan indirilmesiyle başlayan süreçte, Osmanlı Devleti içeriden ve dışarıdan büyük darbelerleyıkılmış, 24 milyon km²’den sonra, 780 bin km²’lik bir alanasıkışmış memleketimizde İslâmî müesseseler de büyük ölçüde ortadan kaldırılmış, böylece dîni hayat ve dîni tedrîsatgüçlü bir tırpan yemiştir. Tabii ki her şey Allâh Azimüşşân’ın…
  continue reading
 
Mü’minler için en mühim şey Cenâb-ı Hâkk’ın rızasınıkazanıp, affına nâil olarak cennetine dâhil olup cemâli ilemüşerref olmaktır. Hâkk Teâlâ hazretleri Nebî (s.a.v.) vasıtasıyla âyet-i kerîmede: “(Habibim, o mü’minlere) Deki: ‘Eğer Allâh’ı seviyorsanız bana uyun ki, Allâh dasizi sevsin ve günâhlarınızı bağışlasın. Çünkü Allâhçok bağışlayandır, çok …
  continue reading
 
Peygamber (s.a.v.) Efendimiz’in bizlere emir ve vasiyetlerinden biri, dünyadan yüz çevirerek gece ibâdetinekalkmaya hazırlanmamız, dünya lezzet ve şehvetindenuzak kalmamız, helâl lokma ile de olsa karnımızı tıka-basa doyurmamamız hakkındadır. Salih ve âbid kişilerin geceibâdetine devamlı olarak kalkabilmeleri bu esaslara riâyetetmelerindendir.Hadîs…
  continue reading
 
Loading …

クイックリファレンスガイド